• https://www.facebook.com/igmirkoyu
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=908503079957
  • https://www.instagram.com/igmirkoyu/
  • https://www.youtube.com/playlist?list=PLA7VFh21qM_iH_2jkdaJ2xsMWFwWa3dNE

Sinsin Oyunu

Sinsin oyunu

      Sinsin oyunu, Türklerin Orta Asya hayatında, o devirlerde “Ateş, toprak,       su ve hava” gibi  kutsiyet izafe edilen unsurlardan biri olarak önem       kazanmıştır.

      Bir erkek oyunu olarak; yiğitlik ve mertlik gösterisidir. Müziğinde de       buna bağlı olarak oyuncu ve seyircileri coşturan kahramanlık nağmeleri       bulunur.

      Anadolu’ da daha çok düğünlerde kına gecesi yakılır. Köy delikanlıları       dağdan kestikleri odunu köy meydanında çalgı eşliğinde kırarlar. “Düğün       Çırası” denilen bu odunun bir kısmı sinsin ateşi olarak ayrılıp, geri       kalanı davetlilerin kalacağı ev ve odaların ısıtılmasında kullanılır. 

      Kına akşamı, davul zurna ekibi odaları dolaşıp davetlileri meydana davet       eder. Halk, önde çalgıcılar olduğu halde meydanda toplanır. Çalgıcıların       gösterisinden sonra sinsin oyunu başlar. Arada damat ve sağdıcın eline       kına yakılır. 

      Bundan sonra asıl şenlik başlar, çalgıcılar davul zurna  eşliğinde sinsine       has figürlerle bir gösteri yapıp halkı coşturur.

      Daha sonra “Köroğlu” müziği ile sinsine başlanır. Oyuna ilk başlayan       oyuncu, sol eli arkasında, sağ eli de havada olmak üzere saat yönünde       çalgının ritmine uyarak çeşitli vücut ve ayak figürleri ile ateşin       etrafında dönmeye başlar.

      Oyuncunun hareketlerinde; ateşe karşı bir saygı yanında ona hakim olmanın       bir gururu yanında, çevredeki halka karşı da sade bir ölçüde yiğitlik ve       meydan okuma görülür.

      Seyircilerden, ortada dans eden oyuncuya karşı gelmek isteyenler, arkadan       veya yandan değil, onun görebileceği bir açıdan, genelde de ateşin       arkasından hızla gelerek karşısına çıkarlar ve onu kovalarlar.       Yakalayabilirlerse arkasına el içi ile vururlar. Bunun yerine dans eden       oyuncunun arkasından veya göremeyeceği bir açıdan gelmek, çelme takmak,       hızla vurup yere düşürmek ayıp sayılır ve kınanır. Önemli olan vurmak       değil, rakibe kaçabileceği, kendini savunabileceği zaman ve yer       bırakmaktır.

      Sinsin önemi dolayısıyla epey araştırma ve tez konusu olagelmiştir. Bu       oyun hakkında basılı bazı kaynaklarda gözlemler şöyle aktarılır:

“Bir çok yerde ortaya       oldukça büyük bir ateş yakılıyor. Oyunda taraflar ateşin çevresinde yer       alırlar. Ateşten oldukça uzakta yer alan taraftan bir oyuncu çıkıyor ve       ateşi kollayan taraftan seçtiği bir oyuncuya ahenkli ayak ve vücut       figürleri ile yaklaşarak punduna getirip bir şaplak atıyor ve onu ateşten       uzaklaştırmaya çalışıyor. Şaplak bazen o kadar kuvvetli oluyor ki, şaplağı       yiyen oyuncu ateşe düşecek duruma geliyor.” *

Bu oyunda mertlik ve yiğitlik söz konusudur. Mesela hasmına tokat atma       fırsatı bulan oyuncu, bu fırsatı kullanmayarak, elini vuracakmış gibi       kaldırıp vurmadan; ”benim sana vurmak şanımdan değildir” gibilerden       ahenkli bir dönüşle meydanda kalması, oyunu seyredenler tarafından       şiddetle alkışlanır.

      Burada aslolan vurmak değil, onu yakalayabilmektir ki çoğu kere       yakalanacağı belli olunca kovalayan oyuncu adımlarını yavaşlatıp diğerinin       rahat kaçmasını sağlar veya vuracakmış gibi yapıp onu serbest bırakır. Bu       hareket de “Yiğitliğin vurmakla değil, bağışlamakla olduğunu” anlatan       önemli bir mesajdır. 

      Burada önemli bir kültür öğesi olan latife ve kızdırmak da kendine yer       bulur. Ortada dans eden bir oyuncu damadın, kaynatanın veya sinsine çıkmak       istemediği anlaşılan birinin önüne gelip, tahrik edici hareketler yapar ve       onu oyuna zorlar. Gene de çıkmak istemezse halk tarafından arkasından       vurularak meydana iteklenir. Zorla sinsine iteklenen bu kişilere halk o       kadar çok talep gösterir ki, genelde herkes onu yakalayıp cezalandırmak       ister. Fakat her şey arkadaşlık ve samimiyet sınırları içerisinde cereyan       eder 

*-       Milletler arası Türk folklor kongresi bildirileri 3. cilt shf. 46       Başbakanlık basımevi Ank. 1987

Üyelik Girişi
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar35.037435.1778
Euro36.390736.5365
Nöbetçi Eczaneler
Takvim